Türk ordularında eskiden bulunan Akıncı Birlikleri, sınır bölgelerinde görev alarak ve düşman bölgelerine ani saldırılar (akınlar) uygulayarak düşmanı yıpratma görevi yaparlardı. Düşmanı gerilla taktikleriyle sürekli rahatsız ederek psikolojik olarak da zarar veren bu birlikler doğru yönetildiğinde gerçekten çok etkililerdi. Ve Osmanlı seferlerinde de önemli etkilerde bulunmuşlardı.
Deniz Kuvvetleri’nde ise tam olarak bu rolü üstlenen hücumbotlar donanmada büyük önem arz etmektedir. Küçük ve zor tespit edilen yapıları yüksek süratleri ile birleşince özellikle dar iç denizlerin ve adalık coğrafyaların krallarıdırlar. Türkiye donanmasında doğan, Rüzgar, Yıldız ve Kılıç sınıflarından 19 adet hücumbot bulunmaktadır. Ana saldırı mühimmatı olarak Harpoon güdümlü mermisi kullanan bu gemiler, Türk deniz kuvvetlerinin hücumbot filosunu oluşturmaktadır.
Türk deniz kuvvetlerinin önemli bir hücumbot kabiliyeti bulunmaktadır ve İsmail Demir’in son açıklamaları ise yeni bir hücumbot projesinin de başladığını göstermektedir.
SSB ile STM arasında “Türk Tipi Hücumbot Tasarım Sözleşmesi” imzalanmıştır.
Bu proje de 4+6(opsiyon) olarak üretilmesi ve ilk olarak doğan sınıfı ve ardından rüzgâr ile yıldız sınıfı gemilerin yerini alması planlanmakta. Türkiye donanmasının en eski hücumbotları olan Doğan sınıfı 40 yaşını devirmiş olup, Türkiye şartlarında artık değiştirilme vakitleri gelmiştir. Diğer, yerini bu gemilere bırakacağı düşünülen Rüzgar ve nispeten daha yeni Yıldız sınıfı gemiler ise, önümüzdeki yıllarda gerek tasarım gerek sensör ve silah sistemleri olarak çağımızdan dahada uzaklaşmış olacaklar. Ve bu sebeple bu proje Türk donanması için büyük önem arz etmektedir.
STM,nin yıllardır üzerinde çalıştığı FAC-55 hücumbot tasarımı bulunmakta.
Bu projenin STM firmasının konsept tasarım olarak yaptığı FAC-55 tasarımından edinilen tecrübe ile milli sistemlerin fazlaca yer aldığı bir platform olarak tasarlanacağını değerlendiriyorum. (Bkz; TÜRK TİPİ HÜCUMBOT PROJESİNDE SON DURUM | FAC-55)
Çok yüksek oranda yerliliğe sahip olacağı düşünülen bu projede milli gemisavar, top, Ciws, yakın hava savunma, savaş yönetim sistemi, gibi sistemler başlıca olmak üzere pek çok milli sistemin kullanılması planlanıyor. Türkiye coğrafyasında büyük önem taşıyan hücumbot sınıfı gemilerin yüksek kabiliyete yerli ve milli bir şekilde erişmesi de ayrıca dikkat edilmesi gereken bir konudur.